Uluslararası sermayenin küresel bazda dolaşımının serbestleşmesi derecelendirme faaliyetlerinin de önemini daha da arttırmıştır. Nitekim uluslararası yatırımcılar bir ülkeye hem doğrudan yatırım yaparken, hem de portföy yatırımları şeklinde yapacakları yatırımlarda doğru karar verebilmek için, ülke risklerini değerlendirerek yatırım yapmaktadırlar.
Bir ülkenin kredi riskliliği veya yatırım yapılabilir ülke olup olmadığı konusundaki risk tanımının içine ülkedeki enflasyon oranı, büyüme oranı, işsizlik oranı, cari açık, borçluluk oranı gibi ekonomik göstergelerle birlikte siyasal ve sosyal sorunlar da girmektedir.
Bir ülkenin kredi riskliliğine ilişkin göstergelerden biri kredi derecelendirme kuruluşlarının o ekonomiye verdikleri derecelendirme (kredi) notları iken bir diğer gösterge ise CDS primleridir.
Özellikle S&P, Fitch ve Moody’s gibi popüler uluslararası derecelendirme kuruluşlarının 2008-2009 Küresel Finansal Kriz döneminde ülkelere verdikleri kredi notlarıyla ilgili şüpheyle karşılanan birtakım soru işaretleri ortaya çıktığı için, CDS primi, son yıllarda ülke kredi riskinin ölçülmesinde en çok yararlanılan ve en önemli ölçütlerden biri haline gelmiştir.
Tanım Olarak CDS:
CDS, Credit Default Swap deyiminin kısaltmasıdır. Türkçe karşılığı kredi temerrüt takası olarak tercüme edilebilir.
CDS, bir kredi türevi olarak bir temerrüt durumu yaşanması halinde CDS alıcısını korumayı amaçlayan bir sigortadır. Başka bir ifadeyle de CDS, yatırımcıların temerrüt, iflas, batma gibi durumlarda uğrayacağı zararlarını üçüncü bir kişiye transfer etmesi amacıyla kullandıkları bir sözleşmedir.CDS, elinde bulunduran kişiye söz konusu tahvil-bonoyu yazılı değeri üzerinden satabilme olanağı veren finansal bir enstrümandır. Çünkü CDS alıcısı, satan tarafa, CDS’in ömrü boyunca veya bir kredi durumu oluşuncaya kadar periyodik ödemeler yapmayı kabul etmektedir.
Ülke ekonomilerine etkileri:
Ülkelerin kredi risklerinin ölçülmesinde ve özellikle uluslararası yatırımcıların ülkeye yönelik risk algısının değerlendirilmesinde CDS’ler,(anaparayı temsil eden tutarın yüzdesi olarak yıllık ödenen primler (spreadleri)), incelenen ülkenin kredibilitesine ilişkin indikatörler (yardımcı gösterge) olarak dikkate alınmaktadır.
Ülke CDS’lerinde altta yatan varlık ülke tahvil-bonolarıdır.Bir ülkenin CDS primi ne kadar yüksekse borçlanma maliyeti de o kadar yüksek demektir. Çünkü bu prim ister istemez faize yansımaktadır.Bu nedenle, piyasada işlem gören ülke CDS’lerine bakılarak ülkenin kredi riski ile ilgili öngörü yapmak mümkün hale gelmekte ve CDS primlerini analiz ederek, hem yatırımcılar hem politika yapıcıları uygun aksiyonlar alabilmektedir.
Bu arada hatırlatmakta fayda var, CDS’lere şirketlerde konu olabilmektedir.
CDS primlerindeki değişimler, ülke ekonomik performansına ilişkin hem reel durumu hem de beklentileri yansıtmaktadır.
Ülke kredi notlarının bilgisel değeri, piyasalar üzerindeki etkisi ile ölçülür. Yüksek ya da yeterli seviyede kredi notuna sahip olan ülkeler uluslararası sermaye piyasalarından daha düşük maliyetle fon sağlayabilmektedir. Bir ülkenin CDS’lerinde finansal durumuna ilişkin her negatif ve pozitif bilgi, CDS marjına yansımakta; negatif bilgiler CDS primlerini arttırırken, pozitif bilgiler söz konusu primleri azaltmaktadır.
Finansal risklerin yüksek olduğu ve kredi piyasalarında dalgalanmanın artış kaydettiği dönemlerde, ülkeye ilişkin makroekonomik ve finansal değişkenler ile CDS primleri arasındaki ilişki belirgin hale gelmektedir.Bu nedenle, kriz döneminde yüksek risk primleri oluşabilmektedir.
Özellikle gelişmekte olan ülke borçları üzerine düzenlenen CDS sözleşmeleri aktif bir şekilde işlem görmektedir.
“Ülke kredi riskinin finansal sisteme vereceği zararın büyüklüğü nedeniyle, bir ülkenin kredi riskinin doğru ölçülmesi ve altta yatan determinantların doğru teşhis edilmesi son derece önemlidir.” (Wallison, 2009).
Sonuç:
CDS, bir kişi ya da kuruluşun, kredi sahibinin karşılaşabileceği alacağın ödenmemesi riskini belirli bir bedel karşılığında üstlenmeyi kabul etmesinin bedelidir.
Ülke kredi notu olan CDS,hem sermaye ihtiyacı olan ülkeler açısından, hem de kıyaslama yaparak daha güvenli şekilde yatırımlarına yön verebilmek açısından, yatırımcılar için büyük önem arz etmektedir.
Yatırım yapılabilir derecede nota sahip olan ülkeler uluslararası piyasalardan hem daha kolay şekilde hem de daha düşük maliyetle fon sağlayabilmektedir.
Bir ülkenin kredi riski aynı zamanda, dünya çapında finansal istikrar üzerinde büyük bir etkiye sahiptir. Bu nedenle CDS’ler önemli bir görev üstlenmektedir.
CDS’ primlerinin yükselmesi riskle bağlantılı olduğundan, yükselmesinin faturasını toplum, daha yüksek faizle öder.