top of page

Enflasyonist Ortamlarda Nakit Yönetimi


İşletmelerin yüksek enflasyon yaşanan dönemlerde uzun vadeli yatırım yapma eğilimleri azalır. Kararlar daha çok ani, kısa, hatta günü kurtarmak üzere verilebilmektedir. Özellikle hammadde fiyatlarının artması, işçiliklerin yükselmesi ve enerji gibi özellikle maliyete direk olarak etki eden girdilerde meydana gelen artışlar sonucu ani karar verme eğilimlerini artar. Bu sebeple işletme yönetimlerinde doğru karar verebilmek adına bilgi yönetimi diğer bir ifadeyle doğru ve hızlı bilgi akışı daha fazla önem kazanmaktadır.

Enflasyonist dönemlerde kredi limitlerinin daralması, parasal varlıkların sürekli değer kaybetmesi, nakit değerlerin azalmasına ve nakit dengesinin bozulmasına yol açmaktadır.

Genellikle üretim girdilerinde meydana gelen artışlar sebebiyle satın almada güçlüklerle karşılaşıldığından satış hacmini koruyabilmek ve maliyet artışlarından etkilenmemek adına firmalar stoklarını artırma eğilimine girerler. Bunun sonucu da daha fazla işletme sermayesine gereksinim duyarlar.

Yine de işletmeler, bu dönemde üretim veya pazarlama problemlerinden daha çok, nakit akışını kontrol edemedikleri için büyük kayıp yaşarlar, hatta iflas ederler.

Kayıp yaşamak istemeyen işletmelerin  enflasyonist dönemlerde öncelikli hedefi, sağlıklı bir nakit akışı yaratmak olmalıdır.

Parasal varlıkların sürekli değer kaybetmesi sebebiyle, işletmelerin tutması gereken nakit miktarının işletmenin ihtiyaç duyduğundan fazla olmaması, yani minimum düzeyde olması gerekmektedir. Sahip olunan nakdin başka ve daha kârlı alanlarda kullanılabilme yeteneğinin sınırlandırılmaması gerekir.

Nakit varlığın fırsat maliyeti vardır. Ani fiyat değişmelerinden yararlanarak, kazanç elde etmek amacıyla gerektiğinde nakit kullanılabilir. Örnekleyecek olursak, enflasyon yaşanan dönemlerde, faiz oranlarının yükselmesi, menkul kıymetlerin fiyatlarının düşmesi beklendiğinden, bu değişmelerden yararlanabilmek için nakit kullanılabilir.

 

Aksi takdirde işletmenin günlük faaliyetlerinin yürütülmesi için ihtiyaç olunan nakit dışında bulundurulan fazla nakit, varlık enflasyonundan dolayı değer yitirecektir.

 

Etkin bir nakit yönetimi, iyi bir strateji, nakit tahsilâtı ve ödemeler arasında zaman uyumu sağlamayı gerekli kılar. Bunun için özellikle nakit giriş ve çıkışlarının çakıştırılması gereklidir. Devamında gelirler ve giderler tahmin edilip bir nakit bütçesi oluşturulmalıdır. Bunun için finansal yöneticilerin tecrübelerinden ve geçmiş yıl rakamlarından yararlanılabilir. Nakit açığı ya da fazlası oluşup oluşmadığı kontrol edilmelidir. Eğer nakit açığı söz konusu olacak ise nakit devir hızını artırmak ve nakit giriş ve çıkışlarında zaman uyumu sağlamak ve peşin ödemelerden kaçınmak gibi etkinliği artırıcı önlemler alınabilir.

Daha fazla banka ile çalışılabilir, bankaların davranışlarını yakından takip edilerek, bankalardaki limitler revize edilebilir.

 

Hazırlanan bilanço ve gelir-gider tablolarının yanı sıra işletme finansal rasyoları şirket tepe yönetimi ve stratejik karar vericilere hazırlanarak sunulabilir. Bilindiği üzere finansal rasyolar‘check-up’ gibidir. Daha krize girmeden birçok konuda uyarıcı görevi görürler.

Finansal rasyoların ülke ortalamaları ile sektör ortalamalarına Merkez Bankalarının internet sitelerinden ulaşılarak mukayese yapılabilir.

Enflasyonist dönemlerde birden fazla işyerinde faaliyet gösteren işletmelerin, nakit yönetiminin tek bir merkezde toplanması nakit bütçesinin daha kolay hazırlanmasına fırsat verdiği gibi hazırlanan nakit bütçesine uyumun da daha kolay gerçekleşmesine olanak tanıyacaktır.

 Diğer bir unsur olarak da tahsilâtlarını yakından takip edilmesi, ilgili departmanın güçlendirilmesi, hızlandırılması ve tahsilâtın hızının ölçülmesi sayılabilir. Bunu ölçmenin en kolay yolu; bilançodan elde edilebilecek olan alacak devir hızını gözlemlemek olacaktır. 

Müşteriden yapılacak tahsilâtların, tahsil olarak işletme varlıklarına aktarılmasında ve borçlara ait yükümlüklerin yerine getirilmesinde, bankacılık sisteminin sağladığı imkânlardan yararlanılmalıdır. Günümüzde ödeme teknolojileri ve çözümleri şirketlerin sağlıklı nakit akışı yaratmalarında önemli bir rol oynamaktadır.

Özellikle atıl kapasiteyle çalışan sabit kıymetler ile mali duran varlıklarının bir kısmının da elden çıkarılarak nakde dönüştürülmesi de dış kaynak ihtiyacını azaltarak, dış kaynaklar için ödenen faiz vb. maliyetlerin düşürülmesine yardımcı olacaktır.

Son söz;

Unutmayın! Dünya ekonomilerinde yaşanan büyüklüğü henüz belirsiz enflasyonist ortamda hiç kimse geminizi fırtınalı denizde ne kadar süre yüzdürdüğünüzle ilgilenmeyecektir. Herkes geminizi limana sağlam bir şekilde getirip getirmediğinize bakacaktır.

Bu nedenle birçok şirket, işletme sermayesi ve özkaynak dengelerini korumak için ajandasına sağlıklı nakit akışını birinci öncelik olarak yazarak hiç olmadığı kadar yakından takip ediyor.

Not: Burada yer alan bilgi, yorum ve görüşler yatırım tavsiyesi niteliğinde değildir.

4 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page