Tarih, sosyoloji, ekonomi, siyaset ve diğer bilim dallarının geçirdiği dönüm noktaları üzerinde küçük bir inceleme yaptığımızda, her dönemde yaşanan, o an da etkisi fark edilmeyen fakat daha sonra etkisi büyük sonuçlar doğuran bir olaya rast geliriz.
Bu aykırı olayın tahmin edilememesinin sebebi, rastgele gerçekleşmiş olabilmesi gibi asıl sorun bakar körlük diye ifade edilebilen durumla da ilgili olabilmektedir.
En nihayetinde böyle olayının gerçekleşmesinin ardından hiçbir şey eskisi gibi olmadığı gibi hem mikro hem de makro ölçekte, finans piyasalarının yanı sıra toplumsal olarak da ciddi değişimler meydana gelmektedir.
Lübnan asıllı ABD'li dünyaca ünlü ekonomist ve yazar Nassim Nicholas Taleb böyle bir durumu yani kısaca, “olması ihtimal dışı görülen ancak ortaya çıktığında etkisi çok büyük olan beklenmedik olaylar” şeklinde ifade ederek Siyah Kuğu (black swan) teorisini ortaya atmıştır.
Günümüzde Siyah Kuğu finansal piyasalarda ve ekonomi dünyasında tahmin edilemeyen ve rasyonel analizlerle açıklanamayan ancak bir o kadar da derinden etkileme potansiyeline sahip, öngörülmesi güç, nadir, sürpriz olaylara vurgu yapmak veya tanımlamak için kullanılmaktadır.
Bilindiği üzere finansal piyasalar, faiz artırımları, işsizlik gibi makro ekonomik veriler ile değişim yaratacak önemli olayların yer aldığı raporlar dâhilinde, belli kabullerin yer aldığı kısa, orta ve uzun vadede bir beklenti içerisindedir.
Bu beklenti içerisinde, alınan her risk - belirli bir güven aralığı karşılığında - hesaplanarak karar verme sürecine etki etmektedir. Karar vermeyi şekillendiren çeşitli faktörler arasında risk ve güven iç içe olup, en önemli kavramlardır. Yaşanabilecek bir güvensizlik olasıdır ki, büyük risktir. Keza diğer her şey buna bağlıdır.
Bununla beraber, küresel bazda dönem dönem tüm dünyayı etkileyen bazı olaylar önemli etkiler yaratabilmektedir. Son dönemde tüm dünyanı gördüğü ve yaşadığı salgın hastalık, Siyah Kuğu teorisinin ana hatlarıyla belirttiği tüm kriterleri karşılamaktadır.
Keza; Nassim Nicholas Taleb’in Siyah Kuğu olarak nitelediği teorinin üç tanımlayıcı niteliği vardır:
Geçmişte olabilirliğine işaret edecek hiçbir belirti olmadığı için sıra dışı olması. Yani öngörülemez olması,
Ciddi ve yaygın sonuçlara yol açarak olağanüstü etkisinin olması,
Beklenmedik bir şekilde ortaya çıkışından sonra insanların olayın aslında öngörülebilir olduğunu rasyoneliz(e) ederek sonradan bir takım açıklamalar yapması.
Peki dünya genelinde yaşanan yüksek enflasyon, yaşanan çeşitli jeopolitik riskler ve iklim krizi gibi bilinenlerle, tüm dünya merkez bankalarının para birimlerinde giderek hacmi artırmaları, kripto paralar ve diğer dijital varlıklardaki hızlı büyüme, yine dünya genelinde, gerek ülke gerekse bireysel olarak artan borçluluk oranları, tarifsiz bir hızla büyüyen internet ekonomisinde yaşanabilecek siber riskler ve veri sızıntıları, hammadde tedarikinde yaşanan ve daha da yaşanabilecek olası kırılmalar ve buna bağlı olarak yaşanabilecek iş kesintileri ihtimali düşük olsa da gerçekleşmesi halinde küresel ekonomide Siyah Kuğu’ların peşe peşe belki de sürü olarak gelme olasılığının gün geçtikçe artığını söyleyebilir miyiz?
“Bu sorunun yanıtını sizlere bırakıyorum.”
Gerçekte tatsız bir dönem geçiren küresel ekonomi için yavaşlama ve hatta resesyon riski konuşulurken olur da gerçekleşirse küresel ekonomi için sonuçlarının ağır olması hiçte şaşırtıcı olmayacaktır.
Son söz;
Ünlü ekonomist ve yazar Nassim Nicholas Taleb böyle bir durumu Siyah Kuğu olarak nitelendirmiş. Atalarımızda imkânsız bir şeyi tarif ederken, “kırmızı kar yağdığında” ifadesini kullanmışlar.
Bende; eldeki verilere ve bilinenlere bakarak M. Akif Ersoy gibi“kim bilir belki yarın, belki de yarından da yakın”desem. Çok mu abartmış olurum. Takdiri size bırakıyorum...
Sağlıcakla kalın,
Not: Burada yer alan bilgi, yorum ve görüşler yatırım tavsiyesi niteliğinde değildir.