Seçim Değil Asıl Sınav Meslektaşın Tükenen Gücü

Meslektaşlarımızın ve YMM’lerin günlük çalışma temposu ve artan iş yükü, özellikle 50 yaş üstü meslek mensupları için ciddi bir sınav hâline gelmiş durumda. WhatsApp gruplarında ve ofislerde sıkça dile getirilen kaygı şudur: “2026 yılına geldiğimizde bu yoğun tempoyu daha az kişi kaldırabilecek.” Bu durum, mesleğimizin sürdürülebilirliği açısından sadece bireysel bir endişe değil, tüm meslek mensuplarının ortak bir uyarısıdır.

Geçmişten bugüne TÜRMOB, meslektaşların haklarını korumak, meslek standartlarını belirlemek ve tüm paydaşların sesini duyurmak amacıyla kurulmuş bir çatı örgüttür. Kurumun yönetim yapısı, bu misyonu hayata geçirebilme kapasitesi açısından büyük önem taşır. Mevcut durumda yönetimde 5 YMM ve 4 SMMM yer alıyor. Ülke genelinde SMMM sayısı YMM’lerden çok daha fazla olduğu için, mesleğin tüm paydaşları arasında yönetimdeki temsiliyetin bu yoğunlukla daha uyumlu hâle gelmesi gerektiği sıkça dile getiriliyor. Buradaki mesaj açıktır: Kurum, temsil adaletini ve meslektaşların enerjisini gözeterek hareket etmelidir.

Günlük iş pratiğinde ve yine mesleğin icrasında, SMMM’lerin YMM’lere kıyasla çok daha geniş bir dosya ve mükellef portföyü ile çalışması, mesleğin asıl yükünü kimin çektiğinin de bir nevi göstergesidir. Elbette bu durum, her iki grubun da mesleki bilgi ve tecrübesiyle bağlantılıdır. Ancak yükün ve yetkilendirmenin adil dağılıp dağıtılmadığı, meslektaşlar arasında sıkça konuşulan bir konudur. Bu noktada gelecek yönetim, sahadaki gerçekleri göz önünde bulundurarak adil iş paylaşımı ve yetkilendirme mekanizmalarını hayata geçirebilir. Bu sayede hem meslektaşın tükenen enerjisi korunmuş olur hem de mesleğin kalite ve verimliliği yükselir.

Bu bir eleştiri değil; bir uyarı ve öneri olarak anlaşılmalıdır. Gelecek yönetim, meslek mensuplarının sahadaki gerçek durumunu göz önüne alarak bazı adımlar atabilir:

• SMMM ve YMM temsilinin güçlendirilmesi,

• LUCA örneğinde meslek örgütü büyük bir başarıya imza atmıştır. Bundan sonra da dijital çözümlerin, iş yükünü hafifletecek süreçlerin hayata geçirilmesine öncelik verilmelidir.

• Meslektaşların tükenen enerjisini koruyacak stratejilerin uygulanması,

• Özellikle yoğun dönemlerde destek mekanizmaları ve rehberlik sistemlerinin kurulması(örneğin gönüllü mentörlük sistemi, yoğun dönemlerde psikolojik ve mesleki rehberlik) geliştirilmesine önem verilmelidir.

• 
  

Sandık kazanmak elbette önemli; ancak asıl sınav ve sandığı kazandıracak en güçlü etken, meslektaşın güvenini ve enerjisini koruyabilmektir. Gelecek yönetim, bu sınavı başarıyla geçerse, hem mesleğin geleceğini sağlamlaştırmış olur hem de tüm paydaşların güvenini kazanır.

Aday Değerlendirmesinde Dikkat Edilecek Nokta;

Adaylar seçilirken yalnızca seçim sürecindeki vaatlerine değil; bugüne kadar mesleğe ne kattıkları, hangi katkıları ve emeği ortaya koydukları da değerlendirilmelidir. Bu yaklaşım, hem adil hem de mesleğin sürdürülebilir geleceğini güvence altına alır.

“Seçimler geçici, meslektaşın tükenen gücü kalıcıdır; asıl sınav buradadır.”

Bu makaleyi beğendiniz mi? Eğer öyleyse, lütfen beğen tuşuna basın ve paylaşın. Teşekkürler!”

“Bu makalede yer alan bilgiler yatırım veya kişisel tavsiye niteliği taşımamakta olup, herhangi bir yatırım faaliyetinde bulunmanız için çağrı veya teşvik amacı gütmemektedir. Yatırım kararlarınızı verirken bağımsız mali danışmanlık ve gerekirse hukuki danışmanlık almanız önemlidir. Ayrıca, geçmiş performanslar gelecekteki performanslar için bir rehber değildir.”